22.01.2011 - 01:21 | Son Güncellenme:
İSTANBUL AA
Kadıköy’de yaşayan Sedat Büyükuran (50), evlendikten 3 yıl sonra MS hastası (beyni ve omuriliği etkileyen öz bağışıklık hastalığı) olarak yatağa mahkûm yaşamak zorunda kalan eşine tam 20 yıldır bakıyor.
Sedat Büyükuran büyük bir aşkla evlendiği eşi Ayla ile mutlu bir yuva kurmuş. Çiftin bir de bebeği olmuş... Ancak evliliklerinin 3. yılında aldıkları bir haber tüm hayatlarını değiştirmiş. Ayla Büyükuran yemeden içmeden kesilmiş, elleri ve ayaklarının uyuştuğunu söylemeye başlamış. Ardından denge kaybı da oluşunca çift hastaneye gitmiş... “Çocuğumuz küçüktü. Yapılan tetkiklerden sonra eşimin MS hastası olduğu belirlendi. Türkiye’de MS hastası olan 24. kişi eşimdi. Birkaç yıl tekerlekli sandalyede yaşadı. Depresyona girdi. Doktorlar, ‘Yapılacak bir şey yok, yaşamını yatağa mahkum geçirecek’ dediler. Dünyam yıkıldı” diyerek anlatıyor o günleri Büyükuran...
Eşinin ve kendi ailesinin bu süreçte hiç destek vermediğini söyleyen Büyükuran, “17 seneden beri gelmeyen annesi geçen gün ‘Çok pişmanım, beni affet’ dedi. Ben de Allah’a havale ettim. Çocuğum ilkokula, ortaokula, liseye kendi başına gitti. Ne okuluna gidebildim ne de gerçekten ilgilenebildim” diyor. Büyükuran gündüzleri eşine bakmış, geceleri çalışmış. Oğlu da geceleri annesiyle ilgilenmiş. Yıllar böyle akıp geçmiş. Hastanelerde yakınları tarafından terk edilen hastalara rastladığını vurgulayan Büyükuran, şöyle diyor:
‘O da beni terk etmezdi’
“Herkes bana, ‘Hayatını eşine feda ettin, evlen’ diyor. Ama ben eşimi gerçekten çok seviyorum. Hastane köşelerine bırakmayı ve evlenmeyi hiç düşünmedim. Aynı şey benim başıma gelseydi, eşim de bana bakardı ve asla beni terk etmezdi. Eşim neler yaşandığının farkında, ama konuşamıyor. Bazen ağlıyor, kıyamıyorum. Yaşadığı acılara dayanamıyor artık.”
Büyükuran, eşinin bakım masraflarının ağır olduğunu, Kimse Yok Mu Derneği’nin kendilerine çok destek verdiğini de sözlerine ekliyor.