‘Diyarbakır doğal bir film platosu’

Selen Deniz - Marka Portresi /  “Diyarbakır Temmuz’da Bir Başka Güzel” sloganıyla 5-11 Temmuz günleri arasında düzenlenen Kayapınar Film Günleri, sinema severlerle seçkin filmleri bir araya getirdi. 10 film birlikte izlendi, yönetmen ve oyuncular geleceğin sinemacılarına deneyimlerini aktardı. Kayapınar Belediye Başkan Vekili Ünal Koç, süreci anlattı.

“Diyarbakır Temmuz’da Bir Başka Güzel” diyerek Kayapınar Film Günleri’ni başlattınız. Bize festivalden bahseder misiniz?

Festival, Diyarbakır merkez Kayapınar Belediyesi tarafından “Diyarbakır Temmuz’da Bir Başka Güzel” sloganı ile hayata geçirildi. Karavil Grup ile Ceylan Grup ortaklığında hayata geçen, kiralama ve yönetimi ENS Danışmanlık tarafından yapılan bölgenin buluşma noktası haline gelerek ve her yıl milyonlarca ziyaretçiyi memnuniyetle ağırlayan, Ceylan Karavil Park AVM, Sevinç Koleji, Otostore ve Cinec Film’in sponsorluğunda, Kayapınar Belediyesi tarafından yapılan etkinlik 5-11 Temmuz günleri arasında düzenlendi. Film günlerine davet edilen ünlü oyuncu, yönetmen ve senaristlerin kırmızı halı üzerinden alana girmesinin ardından başlayan gala gecesinde, Kayapınar Belediyesi Korosu’nca Kürtçe ve Türkçe eserler seslendirdi. Festivalde toplamda 10 film katılımcılarla birlikte izlendi. Bu topraklarda bilim ve sanat hep olsun diye Kayapınar Belediyesi olarak her zaman bilimin ve sanatın yanında olacağız. Kovid-19 salgını nedeniyle hayatı eksik yaşadığımız bir dönemden sonra ara verdiğimiz kültür ve sanat etkinliklerimize sizlerle birlikte böylesi güzel bir programla başlamanın mutluluğunu yaşıyoruz.

Festivali gelenekselleştirme çalışmalarınız olacak mı?

Evet, bu yıl ilkini düzenlediğimiz festivali geleneksel hale getirmek için çalışmalara başladık. İlk günden beri hedefimiz buydu, planlamamızı da bu yönde yapmıştık. Gelecek yıllarda 10 bin yıllık geçmişe 33 medeniyete ev sahipliği yapan kadim kent Diyarbakır’ın büyük bir kültürel zenginliğe sahip olarak tarihin her döneminde birçok önemli şahsiyet yetiştirmiş önemli bir kültür ve sanat merkezi kimliğini sanatla daha çok buluşturmak istiyoruz.

Her biri ayrı sosyal mesaj içeriyor

Festivalde 10 film birlikte izlenip, çok kıymetli yönetmenler ve oyuncularla bir araya gelindi. Kimler festivaldeydi, atmosferden biraz bahseder misiniz?

Festivalimizin sunuculuğunu Yusuf Süslü ve Mutlu Ulusoy’un yaptı. Diyarbakırlı oyuncu Erkan Petekkaya, ünlü oyuncular Aslı Altaylar, Gülsen Tuncer, Nail Kırmızıgül, Mehmet Esen ve Nurhak Mine Söz de festivalde bizimle olan isimler arasında.

Yüzlerce yıllık kültür ve medeniyet barındıran Diyarbakır topraklarında böyle bir festivalin gerçekleşmesi tabii ki Diyarbakırlılar için özlenen bir atmosferi yeniden şehre getirdi. Özellikle Kovid-19 pandemisi hepimizin sosyal hayatını olumsuz etkiledi ama aşılanmayla birlikte atılan normalleşme adımlarında ışığında hijyen önlemlerimizi alarak festivalde bir araya gelebilmek herkes için hayli güzel oldu.

Film seçimleri nasıl yapıldı?

Belediye tarafından bir festival komisyonu oluşturuldu. Bu komisyon ağırlıklı olarak sanat filmlerinden oluşan bir liste çıkardı. İlk aşama da 20’ye yakın birbirinden güzel seçki çıktı. İleriye dönük iki kademeli bir film günleri olur düşüncesiyle listeyi ikiye böldük. Filmler genelde toplumsal mesajlar içeriyor. Örnek verecek olursak; Cep Herkül’ü Naim Süleymanoğlu, Ayla, Karınca, Müslüm gibi. Bir bölüm ise uluslararası dalda ülkemizi temsil etmiş filmler. Hem sanatsal hemde toplumsal mesaj içeren filmler.

7’den 77’ye sinema tutkunları buluşuyor

Binlerce yıllık tarihiyle Diyarbakır, Anadolu’nun en eski medeniyetlerinden biri. Festivalin yöreye katkısı ne oldu?

Özellikle pandemi sonrası Türkiye’de yapılan ilk festival oldu. Genel anlamıyla bu tip organizasyonlar toplumsal faaliyetlerin en önemli parçası. Pandemi döneminden sonra olması ise içinde bulunduğumuz şartlardan sonra halka ilaç gibi geldi. Hem sinema kültürünü yaşatmak hem de güzel bir aile aktivitesi oldu. Bu organizasyonu düzenlerken sadece film gösterimi değil aynı zamanda bu filmin atmosferini yaşayan insanların da (yönetmen, oyuncu, yapımcı) burada olması, halkla iç içe olması gerektiğini düşündük. Niyetimiz öyle oldu. Tüm yönetmenler filmlerini halkın içinde hoş bir sohbet ortamında izledi. Sinema öğrencileri ile kısa kısa söyleşiler yaptı. Onlar içinde büyük bir network oldu. Bu tip faaliyetler kentin doğasının bir parçası. Diyarbakır doğal bir film platosu. Hem insanların yönetmenle buluşması hem de yönetmenlerin Diyarbakır’ı keşfetmesi kendi gelişimleri açısından çok önemli oldu. Bu tip etkinliklerinin devamı gelecektir.

Belediye olarak önemli işbirliklerine imza attınız. Son olarak, festivalin organizasyonuna dair düşüncelerinizi alabilir miyiz?

Uzun yıllardır sektörden birçok isim, işbirliğinde olduğumuz kurumlarca Diyarbakır’da misafir edilip hem film gösterimleri hem de söyleşiler yapılıyor.

Sektörün enleri gelip burada hem film hem de sektör deneyimlerini aktarıyor. Biz bu organizasyonlara sadece genç sinemacılar değil 7’den 77’ye tüm sinema severleri sürecin içine dahil ediyoruz. Bir başka noktadan bakınca Kayapınar Film Günleri, toplu bir organizasyon olmasıyla da şehir için büyük bir fırsat oldu.