İzleme itirazı

Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı’nın ardından, MİT’e de iletişim araçlarıyla yapılan görüşmelerin detay bilgilerini öğrenme yetkisi tanındı. Mahkemeye başvuran Jandarma Genel Komutanlığı da aynı yetkiyi aldı. Ancak, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) “haberleşme özgürlüğünü” gerekçe göstererek Jandarma’ya yetki veren mahkeme kararını kaldırttı.
EGM İstihbarat Daire Başkanlığı’na 3’er aylık periyotlarla verilen “sınırsız izleme” yetkisi, MİT ve Jandarma’yı da harekete geçirdi. MİT de mahkemeye başvurarak, benzer bir yetki çıkarttı ve tüm iletişimi izleme hakkını elde etti.
Mahkeme, Emniyet’in her üç ayda bir yeni başvurusu üzerine karar almasına karşılık MİT’e üçer aylık periyodlarla kendiliğinden uzayan izleme yetkisi tanıdı.
Jandarma Genel Komutanlığı da 12 Kasım 2007’de Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurarak Türkiye genelinde iletişim araçlarıyla yapılan iletişimin detay bilgilerini talep etti.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimi Hasan Şatır, bu talebi yerinde buldu. Kararda, yurtdışı görüşmeler dahil olmak üzere Türk Telekom, Turkcell, Vodafone ve AVEA üzerinden yapılan iletişime ait tüm detay bilgilerinin, GPRS, internet bağlantıları, SMS, DATA transferi, haberleşme, faks ve abone bilgilerinin detay kayıtlarının 12 Kasım 2007 tarihinden ileriye dönük olarak üçer aylık dönemler halinde canlı (online) olarak Jandarma’nın kullanımına sunulması uygun bulundu.
Telekomünikasyon İletişim Başkanı Fethi Şimşek, 15 Kasım 2007’de karara itiraz etti. Şimşek, itirazında, “Jandarma’nın görevleri arasında ülke seviyesinde istihbarat faaliyetinde bulunma yetkisinin yer almadığı dikkate alınarak, kararın kaldırılması talep olunur” dedi. İtirazı değerlendiren Şatır, itirazı reddetti.
Şatır, “Bahse ve itiraza konu kararın aynısı, yine talep eden Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı ve MİT Müsteşarlığı’na verilmiştir. TİB’in kararlara itiraz hakkı bulunmamaktadır. Örgütlü suçların tüm ülkeyi kapsayacak seyir izlediği, kimi zaman ülke hudutlarını da aştığı bilinen bir gerçektir. Örgütlü suçlar ‘jandarma bölgesinde başladı, polis bölgesinde bitecek’ gibi bir düşünce doğru olmayacaktır. Jandarma’nın görev alanı çok darmış gibi yorum yapmak isabetli değildir. Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’na aynı kararın verilme gerekçesi ne ise jandarma için de aynıdır.”
Talep bunun üzerine Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi heyetine geldi. Heyet, Jandarma’nın önleyici tedbirleri, sadece kendi sorumluluk alanında alabileceğine dikkati çekti. Heyet, 23 Kasım 2007’de Jandarma’ya yetki veren kararı kaldırdı.
Ancak, Jandarma’nın benzer bir yetki almak için yeniden başvuru yaptığı ve uzun bir hukuk sürecinin ardından yetkiyi yeniden aldığı öne sürüldü. 

Jandarma için somut karar
Kulislerde MİT ve Emniyet’e genel nitelikte izleme yetkisinin tanınmasının ardından Jandarma’ya da böyle bir yetki verildiği ancak Adalet Bakanlığı’nın buna itiraz ederek konuyu Yargıtay’a taşıdığı, Yargıtay’ın ise Jandarma’nın da bu yetkiyle donatılmasına hükmettiği iddiaları ortaya atıldı. Ancak, sözü edilen kararın MİT ve Emniyet’inki gibi genel nitelikte bir izleme yetkisine yönelik olmadığı öğrenildi.