Böylesine önem taşıdıklarını düşününce, onların kurumasını, enfekte olmasını, çizilmesini önlemek için gözyaşlarının olması mantıklı bir çözüm.Peki ya duygusal olduğumuz anlarda, çok üzgün ya da çok mutlu olunca akan yaşlar?Bu gözyaşları insanoğlunun doğasından geliyor, ama sebep ve sonuçları ile ilgili çok az bilgiye sahibiz.Kimi araştırmacılar "duygusal" gözyaşlarının içeriğinin, normal gözyaşlarına göre daha zengin olduğunu -manganez ve protein açısından- söylüyor. Fakat bu söyleme dayalı olan iddia, yani, gözyaşları ile strese dayalı toksik maddeleri vücuttan attığımız çok inandırıcı değil. Çünkü bu konuda daha başarılı olacak böbreklere sahibiz. Duygusal gözyaşları daha çok ruhumuzdaki toksinleri atmamıza yarıyor gibi...Gizli faydaları ne olursa olsun, gözyaşı dökmek bir çok kültürde hoş görülen bir durum değil ne yazık ki...Örneğin Endonezya'daki Minangkabau etnik grubunda ağlamak "yasak"Tıpkı konuşmak, aya gitmek gibi bizi diğer tüm canlılardan ayıran özelliklerden biri de gözyaşlarımız. Ve onlar sayesinde boyunlarımızın üzerindeki o gizemli yapının ne kadar muhteşem olduğunu farkedebiliyoruz.