SiyasetDavos’ta yüksek gerilim

Davos’ta yüksek gerilim

30.01.2009 - 00:41 | Son Güncellenme:

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dünya Ekonomik Forumu’nda İsrail Cumhurbaşkanı Peres’le birlikte katıldığı Gazze forumunu terk etti.PERES’İN eleştirilerine yanıt vermek için kendisine konuşma süresi tanınmadığını öne süren Erdoğan, “Benim için Davos bitmiştir. Daha Davos’a gelmem” dedi

Davos’ta yüksek gerilim

Dünya Ekonomik Forumu kapsamında düzenlenen “Gazze Ortadoğu İçin Model” oturumunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres arasında gerginlik yaşandı. İsrail’in Gazze’de ölçüsüz güç kullandığını ve uluslararası toplumun yaşananlara seyirci kaldığını söyleyen Erdoğan, İsrail’in Gazze’ye yönelik ablukayı kaldırmasını istedi. Peres’in Erdoğan’a yanıtı “Sizin başınıza roket atılsa ne yaparsınız?” oldu. Tekrar söz alan Erdoğan, İsrail liderine dönerek, “Sesin çok yüksek çıkıyor. Bu suçluluk psikolojisinin gereğidir. Öldürmeye gelince siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz. Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüz, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyorum” dedi. Bu sırada oturumun yöneticisi Washington Post yazarı David Ignatius sürenin bittiğini gerekçe göstererek Erdoğan’ın omzunu tuttu. Erdoğan ise cümlesini tamamladıktan sonra, Ignatus’un elini iterek, “Benim için de bundan böyle Davos bitmiştir. Daha Davos’a gelmem. Siz konuşturmuyorsunuz” diyerek salonu terk etti.

“Bu nasıl füze ki?”

Davos Dünya Ekonomik Forumu kapsamında dün, Erdoğan, Peres BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa’nın katıldığı Gazze konulu panel yapıldı.
Erdoğan, konuşmasında uygulanan ambargolarla Gazze’nin açık hava hapishanesine döndürüldüğünü söyleyerek orantısız güç kullanıldığını ve çocukların öldürüldüğünü söyledi.
Hamas’ın attığı füzeleri hatırlatarak İsrail Başbakanı Ehud Olmert’e seslenen Erdoğan, “Atılan füzelerde herhangi bir ölüm var mı? Verdiği cevap; ‘Hayır yok, ama füze atılıyor’. Bu nasıl füze ki atılıyor, ölüm yok, nasıl iş bu?” dedi.

‘Abbas kriz geçirir’

Erdoğan, Olmert’in masada tek taraflı müzakere yaptığını, sadece El-Fetih ile bu müzakereyi sürdürdüğü sürece netice alamayacağını ve Filistin’in seçim kazanmış bir partisi olan Hamas’ın da masaya davet edilmesi gerektiğini belirtti.
Olmert ile Ankara’da yaptığı görüşme hakkında bilgi de veren Erdoğan, şöyle devam etti: “Ben Sayın Olmert’e şunu söyledim; ‘Biz Hamas’ın elindeki esir askeri kurtarabiliriz. Madem demokrasiden yanayız, halkın iradesiyle seçilmiş olanları saygıyla karşılamak zorundayız. Bu hükümetin bakanları milletvekilleri sizin elinizde esir. Bunları serbest bırakın’. Olmert, ‘Bunları serbest bırakırsak Mahmut Abbas kriz geçirir’ dedi. Böyle deyince, ’Peki’ dedim; ’Elinizde çocuklar var, esir. Kadınlar var, esir. Gelin bunlardan bir paket yapalım, bunları serbest bırakın’. Dedi ki ’Yarın arkadaşlarımla görüşeyim, size döneceğim’ ve 27 Aralık’ta bombaların Gazze’de inmeye başladığını gördük.”
Hamas roket atmadan önce Gazze’de açlık olmadığını söyleyen Peres ise konuşmasında Erdoğan’a yanıt verdi.
Filistinlilerin ateşkesi kendilerinin bozduğunu belirten Peres, kendisine kimsenin İsrail’in saldırılarının nedenini soramayacağını söyledi.

‘Hamas çirkin diktatör’

“Erdoğan’la Olmert görüşmesi olduğunda operasyon kararı verilmemişti. Biz 15 bin İsrailli yerleşimciyi Gazze’den dışarı çıkardık. Bunu yapmamıza rağmen neden roket atıyorlar” diyen Peres daha sonra Erdoğan’a dönerek, şöyle konuştu: “Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek durumu sizden daha iyi biliyor. Başkan Abbas da durumu biliyor ve Hamas’ı suçluyor. Siz roketler altında kalsanız tepkiniz ne olur? Burada bir tanımlama sorunu vardır. Hamas çirkin bir diktatörlüktür. Şu anda Hamas’ın neden olduğu sorunlarla uğraşıyoruz. Gazze’ye yardımı biz değil Hamas engelliyor”
Başbakan Erdoğan, Peres’in “sert” sözlerinin ardından, oturum yöneticisi Washington Post yazarı Ignatius’dan, İngilizce konuşarak “bir dakika” süre istedi.

‘Öldürmeyi çok iyi bilirsiniz’

Panel yöneticisinin söz hakkı vermek istememesine karşılık Erdoğan, Perez’e dönerek, “Sesin çok yüksek çıkıyor. Benden yaşlısın biliyorum ki sesinin benden çok yüksek çıkması bir suçluluk psikolojisinin gereğidir. Benim sesim bu kadar çok yüksek çıkmayacak. Bunu böyle bilesin. Öldürmeye gelince siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz. Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüz, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyorum. Ülkenizde başbakanlık yapmış 2 kişinin bana çok önemli lafları vardır. Filistin’e, tankların üstünde girdiği zaman, ’kendimi bir başka mutlu addediyorum’ diyen başbakanlarınız var” dedi.
Peres’in konuşmasının salonda alkışlanmasıyla ilgili olarak da Erdoğan, “Şu zulme alkış tutanları da ayrıca kınıyorum. Peki çocukları öldürenleri kalkıp da alkışlamak öyle zannediyorum ki insanlık suçudur” dedi. Başbakan Erdoğan’ın, “Sadece size, iki söz söyleyeceğim...” sözleri üzerine, oturum yöneticisi, araya girdi. Erdoğan, “sözümü kesmeyin” diyerek, “Tevrat’ın 6. maddesi der ki ’öldürmeyeceksin. Burada öldürme var. Bu da çok enteresan” diyerek sözlerini sürdürdü.
Erdoğan daha sonra, oturum yöneticisi Ignatius’a da dönerek, “Sana da çok teşekkür ediyorum. Benim için de bundan böyle Davos bitmiştir. Daha Davos’a gelmem. Siz konuşturmuyorsunuz. 25 dakika konuştu, 12 dakika konuştum. Olmaz.” dedi. Başbakan Erdoğan, daha sonra salondan ayrıldı. Erdoğan’ın oturumu terk ederken sadece Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa ile tokalaşması dikkat çekti.
Çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, “Burada herkese aynı dakikayı verirler ona saygıyı duyarım, ama herkese aynı dakikayı vermedikleri zaman ona saygı duymam. Nitekim burada aynı dakikayı vermemişlerdir. Sonra da söz kesmek üzerine bina edilmiş bir anlayış. Bundan sonra da Davos’a katılmam” dedi.
Bu sırada Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın gözyaşlarını tutamadığı görüldü.
Daha sonra Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan ile 20 dakikalık bir görüşme yapan Erdoğan, Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Klaus Schwap’la da bir araya geldi. Kısa süren bir görüşmenin ardından Erdoğan ve Schwap bir basın toplantısı düzenledi. Schwab, oturumun bu şekilde bitmiş olmasından dolayı çok üzgün olduğunu belirtti. Erdoğan ise, “Konuşmamda özellikle altını çizerek barış mesajlarını ön plana çıkardım. Herhangi bir şekilde ne İsrail halkını ne Perez’i ne de Musevi halkını hedef aldım” diye konuştu. Erdoğan şöyle devam etti: “Peres doğrudan bana yüksek sesle hitap ederek, Davos’ta alıştığımız özgür tartışma ortamını dışına çıkan bir tavır sergiledi. Uluslararası panel kurallarına göre, objektif tutum sergilemesi beklenen yönetici de bu tür toplantı kriterlerinin dışına çıkarak benim de dahil olduğum konuşmacılara söz hakkı tanımadan paneli bitirmek istedi. Müdahale ederek söz aldığımda da görüşlerimi ifade etmeme imkan tanımadı. Yumuşak başlıyım ama uysal koyun değilim.

Davos’ta yüksek gerilim

Haberin Devamı

‘Tavrım modaratöre’
Benim tavrım modaratöre oldu ama bu tür moderatörlerin olduğu Davos zevk vermez onu söyleyeyim, barışa da gölge düşürür onu hatırlatayım. Ben, Perez’in yaşına saygım sebebiyle sesimi yükseltmedim. Çok açık, net bir şey daha söylüyorum; Peres doğru konuşmuyor. Tarih onu yalanlıyor, siyaset bilimi onu yalanlıyor, rakamların hepsi bizde var. Peres, bir kabile reisiyle konuşmuyor. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na nasıl hitap edilmesi gerektiğini öğrenmesi lazım.” Peres’in, daha sonra Erdoğan’ı telefonla arayarak özür dilediği öğrenildi. Panel sırasında sesini yükseltmesinin sebebini duyulmama sorununa bağlayan Peres’in, Türkiye ile İsrail arasında çok güçlü ilişkilerin var olduğunu ve bu ilişkilerin olumsuz etkilenmesinin mümkün olmadığını söylediği kaydedildi.

Haberin Devamı

Ajanslar acil koduyla duyurdu!
Amerikan AP ajansı, Başbakan Erdoğan’ın Peres’le Gazze’deki çatışmalar konusunda “sözlü olarak tartıştıktan sonra” paneli terk ettiğini ‘acil koduyla duyurdu.
Fransız Basın Ajansı (AFP) da haberi acil koduyla vererek, Başbakan Erdoğan’ın moderatör Ignatius tarafından engellendiği gerekçesiyle sert bir şekilde terk ettiğini bildirdi.
İngiliz BBC sitesi de haberi, Başbakan Erdoğan paneli terk ederken fotoğrafıyla birinci sayfadan verdi. Katar’ın El Cezire TV’sinin haber sitesi ise olayı flaş haber olarak bildirdi. İsrail’in önde gelen gazetelerinden Jerusalem Post’da haberi web sayfasından manşetten duyurdu.