Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kemal Kılıçdaroğlu, “Tarihi Dönüm Noktasında CHP” başlıklı 22 sayfalık bir rapor hazırlatıp milletvekillerine dağıtıyor. Kime mi hazırlatmış?
Refah Partisi’nden transfer edip bir dönem Genel Başkan Yardımcısı yaptığı CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu’na... Rapordan birkaç satırı görüşlerinize sunuyoruz:
- Türk yerine Türkiyeli kavramı en doğru seçenektir.
- CHP’nin ‘Alevi partisi’ olduğu algısı oluşmuştur
- Laiklik kavramını yeni baştan tanımlamak zorundayız...
- CHP’nin Müslüman bir ülkede siyaset yaptığını unutmaması gerekir. İslam’ın mülkiyet, adalet, kul hakkı, alın teri gibi ilkeleri ön plana çıkarılmalıdır.
- CHP’liler tarafından sık sık kullanılan “Ortadoğu bataklığı” nitelemesi de sorunludur. Kastedilen bölgede yaşanan savaşlar, şiddet, terör olsa da bu söz oryantalizm, ayrımcılık, nefret söylemi kokan bir nitelemedir. Evet, bu coğrafyada ciddi sorunlar var ama biz de bu coğrafyanın içindeyiz ve yıllarca yaptığımız gibi “Hayır değiliz, biz Batılıyız, Avrupalıyız” demekle işin içinden çıkamayız.
- CHP Müslümanlıkla hep sorunlu olmuştur. CHP örgütleri toplumun diğer kesimleri tarafından böyle algılanıyor; örgüt mensupları genellikle cami cemaatinden uzak insanlardan oluşuyor.
NOT: CHP’ye yol gösterecek! rapor neden Mehmet Bekaroğlu gibi önceki siyasi hayatında CHP’ye hiç oy vermemiş, sağcı bir isme hazırlatılmış? Bu da merak konusu.

Haberin Devamı

10. Yıl

Bolu İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Cengiz, kendi bulunduğu ortamlarda ve okulların yıl sonu etkinliklerinde 10. Yıl Marşı’nın söylenmesini yasakladı.
Yusuf Cengiz, marşın söylenmesini kesinlikle yasakladığını okul müdürlerine şifahen duyurdu. Sorulan soru üzerine şunları söyledi:
“Yapılan haber doğrudur. 10. Yıl Marşı artık geçmişte kalmıştır, biz geçmişle ilgilenmiyoruz. Önümüze bakıyoruz ve 2023’te 100. Yıl Marşını yazacağız”
Marşın:
Başta bütün dünyanın saydığı Başkumandan;
Demir ağlarla ördük Anayurdu dört baştan.
Türk’üz, Cumhuriyet’in göğsümüz tunç siperi,
Türk’e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!”
Gibi sözleri rahatsız etti demek... İktidara şirin görünme gayreti de cabası...

Haberin Devamı

Kaçak elektrik kullanımında peygamberler kenti diye anılan Urfa’nın birinci, gâvur İzmir’in sonuncu olması nasıl yorumlanır acaba?

Akif Kökçe

LAF

Öyle anlaşılıyor ki HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş kendini çok akıllı, kendisinden başkalarını saf zannediyor. Geçen gün Belçika’da BBC’ye konuşurken bunun son örneklerinden birini verdi. Şu sözlerle;
“Bizim hiçbir şekilde sivilleri hedef alan terör eylemleriyle hiçbir alakamız olamaz. (Bu tür eylemlere) HDP’nin hoşgörüsü olamaz.”
Lafa şöyle üstünkörü bakarsanız; aman ne güzel, Selahattin Demirtaş teröre karşı çıktı, dersiniz...
Ama biraz dikkatli bakınca varacağınız sonuç tam tersidir; Demirtaş sivilleri hedef alan teröre karşı olduğunu söylüyor. Ama asker ve polisi hedef alan terörü eleştirmiyor, böylece dolaylı olarak onaylıyor...

Kehanet ve baskı

ABD’nin yönetim nezdinde etkili yayınlarından Foreign Policy dergisi son dört haftada ikinci kez Türkiye ile ilgili darbe olasılığından söz ediyor. ABD’nin eski başkan yardımcısı Dick Cheney’nin ulusal güvenlik danışmanı John Hannah tarafından kaleme alınan yazıda, Erdoğan’a karşı bu askeri müdahalenin olasılıklar dahilinde olduğu, Erdoğan’ın ordu ile ittifak kurarak bu riski azaltma gayreti içerisinde olduğu öne sürülüyor. Tüm bunlara rağmen ordu içerisinden birilerinin darbe girişiminde bulunmayacağının hiçbir garantisinin olmadığı kaydediliyor.
Odatv’de yer alan tercüme metni şu sözler ile son buluyor:
“Türkiye’nin Erdoğan sorunu, yıllardır inşa halinde. ABD yetkilileri, yıllardır sorunun korktukları kadar kötü olmadığını ya da meselenin kendi kendine hallolacağını ve böylelikle yeryüzündeki en önemli jeo - stratejik toprakların bir bölümü üzerine kurulu eski bir müttefik hakkında zor kararlar alma durumuyla karşı karşıya kalmaktan kurtulacaklarını umdular. Ancak ihtiyatlı olmak yaramadı. Tersine, Erdoğan problemi giderek kötüleşiyor, metastaz yapıyor (yayılıyor) ve ABD çıkarları için büyük tehlikeler yaratmaya devam ediyor. Er ya da geç bir hesaplaşma günü yaşanması ihtimal dahilinde. ABD, zararlarını azaltma hazırlıklarına şimdiden başlamalı...”
Yazı görüldüğü gibi tehdit tonunda yazılmış... Bugüne dek iktidara yönelik yazılmış en ağır yazı diyebiliriz...