21.10.2014 - 09:31 | Son Güncellenme:
Oyuncuların durumlarından transfere, derbilerden taraftara kadar birçok konuda açıklama yapan Hırvat teknik adam, takım olarak Süper Lig'de şampiyonluğa inandıklarını söyledi.
Camianın kendilerinden beklentilerinin farkında olduğunu söyleyen Bilic, "Bu sezon futbolcularıma çok güveniyorum. Gerçekten de şampiyonluğu çok istediklerini hissedebiliyorum. O havayı kokladım. Herkes gibi ben de yeni statta Şampiyonlar Ligi mücadelesi vermek istiyorum. İyi bir çıkış yaptık, liderlik koltuğuna oturduk ama lig uzun. Oyuncularım güçlü karakter göstermek zorundalar" dedi. Zirve yolunda tek olumsuz yönlerinin tecrübesiz bir ekip olmaları olduğunu söyleyen başarılı teknik adam, "Tek dezavantajımız takımda şampiyonluk tadını, tecrübesini yaşamış fazla oyuncu olmaması. İşte burada da ben devreye girip bunu aşılamaya çalışıyorum. Ama şunu söyleyebilirim ki şu an takım ruhu 10 numara, böyle devam ederse mutlu son için büyük şansımız var" diye konuştu.
'Taraftara sürprizim var...'
Şampiyonluk yolundaki yürüyüşlerini emin adımlarla atabilmeleri için 12. adama ihtiyaçlarının olduğunu söyleyen Bilic, "Taraftarlarımızdan önemli bir isteğim var. Biliyorsunuz henüz stadımız yok ancak bu yıl bizim için çok önemli. Başarıyı yakalamalıyız ki, yeni stadımızda Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edelim. Bizi yalnız bırakmıyorlar sağolsunlar ancak şartlar ne olursa olsun, biz nerede mücadele edersek edelim, bizi yalnız bırakmamalarını diliyorum. Emin olun, onlar tribüne gelmezse, bizi desteklemezse, başarılı olamayız" yorumunu yaptı. Ligde sezonu en tepede kapatmaları halinde bir planının olduğunu söyleyen Hırvat çalıştırıcı, "Söz veriyorum, şampiyon olduğumuz takdirde onlara bir sürpriz yapacağım, hayatları boyunca unutamayacaklar" ifadelerini kullandı.
'Galatasaray ve Fenerbahçe kadar favoriyiz'
"Geçtiğimiz sezon rakiplerimiz kadar güçlü değildik. Malum, ekonomik şartlardan ötürü istediğimiz transferleri yapamamıştık ancak yine de ligi mükemmel bir yerde bitirdik. Birçok maçta geçtiğimiz sezon ezeli rakiplerimiz karşısında favori değildik ama bu sezon tam tersini iddia ediyorum. En az onlar kadar şampiyonluk için iddiamız var. Bu gücü, bu karakteri futbolcularımda görüyorum. Belki ilk 5 haftada fazla pozitif futbol ortaya koyamamış olabiliriz ancak onlarda da büyük sorun var. Şu ana kadar bana göre en hazırı biziz."
'Yönetim transferde her istediğimi yaptı'
"Geçtiğimiz sezonki transfer politikasını kesinlikle eleştirmek istemiyorum. Öyle gerekiyordu, kulübün menfaati doğrultusunda gereken yapıldı. Fakat bu sezon yönetim, mükemmel bir iş başardı. Başkan başta olmak üzere Ahmet Nur Çebi, Metin Albayrak ve Mete Vardar’a özel olarak teşekkür etmek istiyorum. Demba Ba dedim aldılar, Gökhan dedim bitirdiler. Sosa’yı istedim beni kırmadılar. Bir de Molde’den Linnes vardı. Alacaklardı fakat olmadı. Belki ileride yine bitebilir ancak bu sezon şampiyonlukta iddialı olmamız için şartları kulübün lehine çevirdiler. Bir kez daha teşekkürler..."
‘Demba Ba’yı iyi ki aldık'
"Demba Ba’nın takıma çok faydalı olacağını herkese inandırmaya çalıştım. Çok uğraştık iyi ki de aldık. Ba, oynadığı maçlarda neler yapabileceğini gösterdi. Zeki bir oyuncu, sadece kendisi için değil, takım için de faydalı işler yapıyor. Çok güçlü ve çok kurnaz. Ben iddia ediyorum, Demba Ba sağlıklı olsun, takımda istikrarı yakalasın gollerini atsın bu takım şampiyon olacaktır. Daha ileri gidiyorum. Demba Ba bu sezon 20 gol atsın Beşiktaş takımı şampiyon olacaktır, bundan kimsenin şüphesi olmasın."
‘Derbiler bu sezon önemli’
"Herkes çok iyi hatırlıyordur, geçtiğimiz sezon özellikle Galatasaray maçında çok kötü bir futbol ortaya koymuştuk. Biz taç veya korner kazandığımızda dahi futbolcularımız seviniyordu. Arena’da oynadığımız maçlarda isabetli bir şutumuz bile yoktu. Ancak bu sezon farklı olacak. Oyuncularım Arsenal ve Feyenoord maçlarında çok üstün bir futbol ortaya koydu. Sonra baktılar Galatasaray, Arsenal’den 4 yedi kendilerine daha fazla güven geldi. Biz onlardan daha iyiyiz. ‘Bunu onlara karşı da göstereceğiz’ diyerek kendilerini hırslandırıyorlar..."
‘Zirve için 20 oyuncu yeterli...’
"Şu an 20 futbolcu ile mücadele veriyoruz. Aslına bakarsanız dar kadroyla çalışmayı ben tercih ediyorum. Tabii ki bu durum sakatlıklar olduğunda sıkıntı yaratabiliyor ama bu geçici. Kadroda fazla oyuncu bulundurduğunuzda işin içinden çıkmak daha zor. Sürekli birilerini üzmek zorundasınız ve bu benim hoşuma gitmiyor. Bu nedenle bana 20, en fazla 22 oyuncu yeterli. Bu toplulukla bu işi sonuna kadar götürmek istiyorum. Federasyonun yabancı statü değişikliğine göre tabii ki farklı alternatiflerimiz olabilir..."
‘Kupa, 20.46’da gelecek’
Usta fotomuhabirimiz Saycan Sayım’ın, Galatasaray’ın şampiyonluğuyla özdeşleşen ‘20.45’i gösteren saat hediyesine Bilic, “Artık maçların kaderi uzatma dakikalarında belli oluyor. Bunu 45 değil de 46 yapalım. Kupa bu saatte bizim olsun” diyerek poz verdi.
İnşaatı izliyor
Hırvat teknik adam Slaven Bilic, İnönü Stadı’nın yıkılmasının ardından, yapımı süren Vodafone Arena’nın bitimini bekliyor. Bilic, “Taraftarlarımızdan önemli bir isteğim var. Biliyorsunuz henüz stadımız yok ancak bu yıl bizim için çok önemli. Başarıyı yakalamalıyız ki, yeni stadımızda Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edelim” dedi.
BİR BAŞKA BILIC
Hukuk okudu, gitar çalıyor, 4 dil biliyor
46 yaşındaki Bilic, futbolculuk ve teknik adamlığının dışındaki renkli hayatıyla da dikkat çeken bir kişilik. Beşiktaş’ın Hırvat hocası, ilk kez duyanlar için garip gelebilir ama Hukuk Fakültesi mezunu. İyi derecede İtalyanca, Almanca, İngilizce ve Fransızca biliyor. Onu farklı kılan bir başka özelliği de müzik tutkusu. Daha önce 2 grupta çalan Bilic’in kendi besteleri yoksulluk ve toplumsal çarpıklıklara vurgu dolu.
Yuvasını hiç unutmadı
Bilic, Hajduk Split’te futbola başladı, ardından Almanya’ya gidip Karlsruhe forması giydi. Döneminin sağlam stoperlerinden olan Bilic, daha sonra İngiltere’de West Ham United ve Everton’da oynadı. Jübilesini ise yuvası olarak kabul ettiği Hajduk Split’te yaptı.
Tarihi karşılaşma
Yıl 2008... Katıldığımız son büyük turnuva, uzun süre hafızalardan çıkmayacak bir diyaloğa ev sahipliği yapmıştı. Hırvat Milli Takımı’nın başındayken dönemin teknik direktörü Fatih Terim’e rakip olan Bilic’in İmparator’a ‘sus’ işareti gündem olmuştu. O maçı penaltılarla kazanıp yarı finale çıktık ama genç teknik adam daha sonra 2012 için rövanşı almıştı.
Yıllar onu yordu
Yıllar Bilic’i de yordu, yıprattı. Daha birkaç yıl öncesine kadar Hırvat çalıştırıcının saçları gürdü, beyazları şimdiki kadar yoktu. Ama yeni tarzının çok beğeni kazandığını kendisi de gizlemiyor.
1998 çok iz bıraktı
Bilic’i tanıyanlar bilir, bilmeyenler için biz söyleyelim, değişik bir yürüyüş stili vardır, yalpalayarak yol alır. Bunun da tek sebebi futbol aşkı. 1998’deki Dünya Kupası’nda Hırvatistan Milli Takımı’nın formasını giyebilmek için hep iğneyle oynadı, ameliyatı çok geç oldu. Bu da ona hayatı boyunca taşıyacağı bir iz olarak geri döndü.