29.12.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
MUSTAFA KOZAK DHA
Çocuklara yönelik istismar suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 103/2’nci maddesinin Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmesi, bu tür davaların tıkanmasına yol açtı. Bu tür suçlarla karşılaşan mahkemeler, iptal edilen maddenin yerine yeni düzenleme yapılmasının beklenmesi için duruşmaları ertelemeye başladı.
Vücuda organ veya cisim sokmak suretiyle gerçekleştirilen çocuklara yönelik istismar suçlarıyla ilgili TCK 103/2’nci maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilince adalet mekanizması yavaşladı. İptal edilen maddenin yerine yeni bir düzenleme yapılmadığı için duruşmalar bu gerekçeyle ertelenmeye başlandı.
Antalya 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 6 sanıklı davanın 12’nci duruşmasında da böyle bir durum yaşandı. Cumhuriyet savcısı, Anayasa Mahkemesi’nin 5237 sayılı yasanın 103/2 maddesinin iptaline yönelik henüz yürürlüğe girmeyen kararı karşısında yeni düzenlemenin beklenmesini talep etti.
‘Düzenleme beklensin’
Sanık avukatları da yeni yasal düzenlemenin beklenmesi yönünde talepte bulundu. Bunun üzerine mahkeme, Anayasa Mahkemesi’nce TCK’nın 103/2 maddesinin statü eşitlik açısından Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmesi nedeniyle, yeni yasal düzenlemenin beklenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
Sanık avukatlarından Rıdvan Yıldız, “TCK 103/2’nci maddesiyle 8 yıl olan çocuklara yönelik organ sokmak suretiyle işlenen cinsel saldırı suçlarının alt limiti, ruh sağlığının bozulup bozulmadığına bakılmaksızın 16 yıla çıkartılmıştı. Ancak bu durum Anayasa Mahkemesi’nce toplumsal değerlere uzak bir düzenleme olarak değerlendirildi. Çünkü memleketimizin gerçeğinde çocuk yaştaki evlilikler karşı çıksak da maalesef bilinen bir gerçek. Ayrıca alt sınırın 16 seneye çıkartılması hukuk normlarını zedeleyici bir durum olarak kabul edildi. Bu sebeple Anayasa Mahkemesi eşitlik ilkelerine aykırı bularak 1 yıl içinde yeni bir düzenleme yapılmak koşuluyla iptal etti” dedi.
‘Lehte değerlendirilmeli’
Yeni yasal düzenleme yapılıncaya kadar mahkemelerin Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karar doğrultusunda duruşmaları ertelediğini söyleyen avukat Yıldız, “Burada problem, mahkûmlar için ne gibi bir karar verileceği? Tabii bunun takdiri mahkemelere ait, ama Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçesinin lehte değerlendirilerek yorumun ve değerlendirmenin ona göre yapılması gerekir” dedi.
Anayasa Mahkemesi, 12 Kasım 2015 günlü kararında, 5237 Sayılı TCK’nın 103/2 maddesini Anayasanın 2’nci maddesinde öngörülen ’hukuk devleti’ ilkesine aykırı olduğundan oy çokluğuyla iptal etti ve iptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak 1 yıl sonra yürürlüğe girmesini uygun buldu.