GündemAskeri yargının %66’sı FETÖ’cü

Askeri yargının %66’sı FETÖ’cü

27.02.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ankara Cumhuriyet Savcısı Selda Binboğa Kurtuluş’un hazırladığı iddianamede, askeri yargının yüzde 66’sının FETÖ’cü olduğu tespitinin süren soruşturmalar sonucu artabileceği belirtiliyor

Askeri yargının  %66’sı FETÖ’cü

15 Temmuz darbe girişimi kapsamında ‘Yurtta Sulh Konseyi’ tarafından yayımlanan sözde ‘Sıkıyönetim Direktifi’ ekindeki ‘Sıkıyönetim Mahkemeleri Görevlendirme Listesi’nde yer alan ve TSK’dan ihraç edilen 31 askeri hakim hakkında ‘darbeye teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istendi.

Haberin Devamı

Anayasal suçlar soruşturma bürosunda görevli Ankara Cumhuriyet Savcısı Selda Binboğa Kurtuluş’un hazırladığı iddianamede, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, askeri mahkemeler ve adli müşavirlik kadrolarının kopya çekmek baskı ve yıldırma yöntemleriyle örgüt mensuplarının eline geçtiği belirtildi.

Artabilir

İddianamede, bunlardan 208’inin yani yaklaşık yüzde 66’sının kopya çekilen 2009 ve sonrasında yapılan askeri hakim sınavları ile mesleğe katıldığı ve bu askeri hakimlerin FETÖ örgütü üyesi olabileceği değerlendirildiği kaydedildi. Askeri yargının yüzde 66’sının FETÖ’cü olduğu tespitinin, süren soruşturmalar sonucu artabileceği belirtiliyor.

İddianamede, 15 Temmuz öncesinde, özellikle kumpas davalarının mağdurlarınca FETÖ üyesi oldukları yönünde birçok ihbar, şikayet ve suç duyurusu yapılan ve kimisi darbe girişiminde yer alan askeri şahıslar hakkında, örgütün askeri yargıdaki mensuplarınca etkin soruşturma ve kovuşturmalar yapılmadığı, diğer yandan kumpas davaları gerekçe gösterilerek FETÖ üyesi olmayan birçok subayın TSK’dan ilişiklerinin kesildiği kaydedildi.

Haberin Devamı

Sonuç alınamadı

İddianamede, TSK içindeki FETÖ yapılanmasına yönelik Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın 2006’da genel bir soruşturma başlattığı, ancak yıllarca süren bu soruşturmada ciddi bir mesafe ve sonuç alınamadığı belirtildi. Bu soruşturmada TSK içerisindeki yapılanmayı ortaya koymak yerine basın ve yayın organlarında çıkan haberlerin toplandığı, haberleri yapanların TSK’nın gücü kullanılarak susturulmaya çalışıldığı kaydedilen iddianamede, soruşturmada hiç kimsenin şüpheli olarak ifadesi alınmadığı, kimseye bu örgütlenme nedeni ile disiplin soruşturması açılmadığı ifade edildi.

İddianamede Genelkurmay Adli Müşavirliği’nin, 15 Temmuz öncesi Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk gibi kumpasları kuran FETÖ mensuplarının tespiti amacıyla Ankara, İstanbul, İzmir savcılıklarına paralel ikiz soruşturmalar başlattığı, delillere vakıf olmak için savcılıklara müzekkereler yazdığı belirtildi. İddianamede, harcanılan çabanın ardından FETÖ mensubu TSK, yargı ve emniyet personeli hakkındaki soruşturmaları akamete uğratmak için kendi başlattıkları ikiz soruşturmalar hakkındaki iddiaların soyut olduğu, delil bulunmadığı gibi gerekçelerle kovuşturmaya yer olmadığı kararları verdiği anlatıldı.

Haberin Devamı

‘Aklama’ girişimi

TSK içindeki FETÖ/PDY mensuplarının, FETÖ/PDY mensubu askeri hakimler tarafından korunduğu, bu korumanın 15 Temmuz sonrasında da devam ettiği anlaşıldı. İddianamede, “Bu kapsamda Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığınca 15 Temmuz menfur darbe girişimine fiilen iştirak eden, hatta Sayın Cumhurbaşkanına suikast girişiminde bulunan FETÖ/PDY mensubu generaller ve diğer personel hakkında kovuşturmaya yer olmadığı yönünde kararlar verilmiştir” denildi.

FETÖ üyesi olabileceği düşünülüyor

İddianamede, “2009 öncesinde değişik rütbe ve nasıplarda askeri hakimler içerisinde, sıkıyönetim direktifi ile görevlendirilen veya MSB emrine alınan askeri hakimler mevcutken, bu tarihten sonra askeri hakim olanların tamamının (Hak. Tğm. Mehmet Öztürün hariç) sıkıyönetim direktifi ile sıkıyönetim mahkemelerine görevlendirilmiş olması, içlerinden hiçbirinin MSB emrine alınmamış olması dikkat çekicidir. 2009’dan itibaren yapılan askeri hakim sınavlarında usulsüzlük yapıldığı hususundaki bilirkişi raporu ve bilirkişi raporunu doğrular şekildeki bazı şüpheli ifadeleri gözönüne alındığında, bu askeri hakimlerin FETÖ örgütü üyesi olabileceği değerlendirilmektedir” denildi. İddianamede, sözde görevlendirme listesinde görev yerlerinde kalan ve diğer görevlere atananların şüpheli görüldüğü belirtildi.

Haberin Devamı

‘ByLock’ da kullandılar

İddianamede, “Uluslararası sözleşmeler, anayasa ve yasal düzenlemeler kapsamında bağımsızlık ve hakimlik teminatı altında yerine getirilen savcılık ve hakimlik mesleğinin MSB tarafından kullanılan tüm yetkilerinin FETÖ üyesi Muharrem Köse’ye devrinden sonra 1 numaralı sıkıyönetimde yargılanacak olan tüm makamların sayın mensuplarını nasıl yargılamaların beklediği açıktır. FETÖ mensubu olmayan, bunlarla devletin bekası için mücadele eden herkes için büyük bir hukuk katliamı yaşanacağı açıktır” denildi. İddianamede 31 şüphelinin TSK’dan ihraç edildiği, bazı şüphelilerin ByLock kullandığı, FETÖ şüphelileriyle telefon irtibatlarının bulunduğu, eşlerinin 2010 KPSS’de kopya çekilmesiyle ilgili soruşturmada şüpheli olduğu belirtildi. İddianamede, şüphelilerin darbeye teşebbüs suçundan ağırlaştırılmış müebbet, resmi belgede sahtecilik, silahlı terör örgütü üyesi olmak ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından 15 yıldan 37.5 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.

Haberin Devamı

316 askeri hakim görevlendirildi

İddianamede yer verilen iki kişilik bilirkişi raporunda, 15 Temmuz itibariyle askeri yargıda 404’ü fiilen görevde, 64’ü askeri hakim adayı 468 askeri hakim olduğu belirtildi. Fiilen görevde bulunan askeri hakimlerin 35’inin Askeri Yargıtay, 18’inin Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde olmak üzere 53’ünün yüksek yargı üyesi olduğu kaydedilen raporda, 15 Temmuz itibariyle fiilen görevde bulunan hakimlerin 252’si, askeri hakim adaylarının ise 64’ü olmak üzere 316’sının sözde Sıkıyönetim direktifi ile görevlendirildiği ifade edildi.