Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Vatandaş bu kadar basit senaryoyu yutar mı? Herhalde yutacağını düşünüyorlar. Vezneciler’deki patlamada şehit olan polis memurları Gökhan Topçu ve Kadir Karagözlü için dün Fatih camisinde düzenlenen törende milletin aklıyla alay edercesine çakma protestolar tezgahlandı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun önce çelengi parçalandı, peşinden yuhalandı, derken önüne ölümle tehdit anlamında mermi atıldı...
Akşam yandaş televizyonlar olayı ... Sanki yuhalayanlar şehidin yakınıymış.. Sanki terörün bu düzeye gelmesinde baş sorumlu Kılıçdaroğlu imiş gibi yansıttılar. Böylece senaryo tamamlandı.

* * *

Siz ki... PKK militanlarının ülkeyi terk etmeleri koşuluyla çözüm süreci başlatacak... PKK’nın değil ülkeyi terk etmek, tam tersine şehirlere silah ve patlayıcı yığdığını görmezden gelecek... Askerin operasyon taleplerini geri çevirecek. Valileri hareketsiz bırakacaksınız... Hendeklerin kazılmasını, arkasında silahlı militanların mevzilenmesini sadece seyredeceksiniz. Seçime “Verin 400 vekil bu iş huzur içinde çözülsün, yoksa kaos olur” sloganıyla gireceksiniz... Ona rağmen terör azacak... Şehirlere taşınacak.. 2002 yılında 7 şehit verilmişken bu sayı yalnızca bu yılın ilk 5 ayında 320’yi aşacak... Sizden terörü önlemeniz beklenirken muhalefet liderini terörle tehdit edecek... Ve suçu da adeta onun üzerine yıkacaksınız... Bravo...

Dönüş bekleniyor!

Ücretlerini alamadıkları için yerin yüzlerce metre altındaki maden ocağında eylem yapan Zonguldaklı kömür işçileri dün Meclis’teydi. CHP Zonguldak milletvekilleri Ünal Demirtaş ve Şerafettin Turpçu’yla birlikte düzenledikleri basın toplantısında sorunlarını ve isteklerini anlattılar.
İstekleri çok net ve basitti; “Alacaklarımız ödensin, 5 bin işçiye ihtiyaç olduğu resmen açıklanan TKİ’de bize iş verilsin.”
Sorunu çözme konumunda olan tabii ki iktidar. Başta Başbakan, sonra Enerji Bakanı daha sonra da Zonguldak’ın AKP milletvekilleri.
Dertlerini anlatmak ve çözüm istemek için CHP’ye gelen işçiler, AKP’li bakan ve milletvekillerine de dertlerini anlatacaklar mıydı?
Toplantıyı izleyen arkadaşımız Fahrettin Fidan’ın bu sorusuna işçilerin yanıtı şu oldu.
“10 gün kadar önce AK Partili yetkililerden telefonla randevu talep ettik. Henüz bize bir geri dönüş olmadı, bekliyoruz.”
İşçiler 10 gündür yanıt almadıklarına göre hiç almayacaklar demektir.
AKP’li yöneticiler şöyle düşünüyor olmalılar:
- Bu işçilerin ne diyeceğini biliyoruz. Bizi topa tutacaklar. Biz de onların taleplerine yanıt veremeyeceğiz. En iyisi onlara hiç görünmemek. Gitsinler CHP’lilerle görüşsünler. Dertlerini anlatıp rahatlasınlar. Nasıl olsa elleri mahkum, seçimde gene bize oy verecekler. Deneylerle sabittir. Bunlar sık sık bizden şikayetçi olurlar sonra yine bize oy verirler.

TENKİT

CHP’nin çalışkan vekillerinden Gülay Yedekçi dün yaptığı açıklamada özetle diyor ki:
“Son yıllarda çok sayıda okul İmam Hatip’e dönüştürülmekte, veliler istemediği halde öğrenciler bu okullara gitmeye zorlanmaktadır. Bunun yaşanan son örneği de İstanbul 4. Levent’te bulunan ve 1982 yılından beri faaliyet gösteren İsmail Tarman Ortaokulu’nun imam hatibe dönüştürülmeye çalışılmasıdır.”
Gülay Hanımın eleştirisi yerinde.. Ancak CHP’nin imam hatip okullarının ihtiyacı aşmasına ve öğrencilerin bu okullara gitmeye mecbur bırakılmasına genel bir itirazı var mı? Yok... Genel Başkan konu açılınca “Bu okulları biz kurduk” diye övünüyor sadece. O zaman da eleştirinin etkisi azalıyor.

İktidar açılım sonrası hortlayan teröre şaşırıyor!
Adam terliğin tekini giymiş “ters”,
öteki tekini giymiş
“Aksiliğe bak!” demiş
“Bu da ters…”
? ? ?
PKK’nın terör olaylarına konan haber yasağı
“felaketle sonuçlanan PKK açılımının” üstünü örtme telaşıdır…
Akif Kökçe


ÇANDAR

“O limana ilk gemi 2013’te yanaşacak.”
Çandarlı limanıyla ilgili yukardaki demeç 11 Kasım 2012 tarihli gazetelerde çıktı. İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, dün Genel Kurul’da konuşurken bu limanın kurulacağı arazilerin boş fotoğraflarını gösterdi ve dedi ki:
“Zamanın Ulaştırma Bakanı’nın 2013’te ilk gemi yanaşacak dediği Çandarlı Limanı’nda hiçbir çalışma yok. Bir bekçisi varmış, en küçük inşaat çalışması yapılmadığı için geçenlerde onu da çıkarmışlar. Ben geçen gün oraya ancak traktörle gidebildim. Çünkü otomobil yolu bile yoktu.”
Çandarlı halkı limanın ve limana yanaşacak gemilerin özlemi içinde...