27.01.2015 - 11:27 | Son Güncellenme:
Bilgisayar karşısında geçirilen uzun saatler ve masa başında yanlış oturuşlar boyun, sırt ve bel ağrılarını kaçınılmaz kılıyor. “Kimin ağrımıyor ki!” dedirten bu şikayetler özellikle ofis çalışanlarının peşini bırakmıyor. Zira ekran karşısında farkında olmadan kamburlaşmamız ve o pozisyonda saatlerce hiç kalkmadan ekrana bakmamız teknolojik ağrılara davetiye çıkarıyor. Bilgisayar başında çalışanlarda en sık rastlanan şikayetlerin başında boyun ağrısı, sırt ağrısı ve el bileğindeki ağrıların geldiğini belirten Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Metin Türkmen, uzun süre hareketsiz durmanın özellikle bacaklarda kan dolaşımı problemlerine de neden olduğunu, boyun ve sırt ağrılarının tedavi edilmediği taktirde eklemlerde kireçlenmeden, kronik ağrılara hatta fıtığa kadar birçok soruna yol açabildiğini vurguluyor. Prof. Dr. Türkmen, teknolojinin yol açtığı ağrılardan korunmanın 8 yolunu anlattı.
Omurganız için dik oturun
Sırtınız dik, kalçanız geriye dayanmış şekilde oturmanız çok önemli. Oturuş şekli kadar oturulan koltuk da büyük önem taşıyor. Özellikle ‘müdür koltuğu’ denilen koltukta , koltuk bütün gösterişine rağmen ortopedik özellikte olmadığı için, oturulduğunda ister istemez önde oturmak gerekiyor ve bel desteksiz kalıyor ki bu son derece sağlıksız bir oturuş şekli. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Türkmen “Eğer bu tip bir koltukta oturmak zorunda kalırsanız, mutlaka bel boşluğunu doldurun, ayaklarınız yere temas edecek şekilde dik oturun” diyor.
Sandalyeniz bacak boyunuza uygun olsun
Oturduğunuz ortopedik sandalyeyi kullanmayı bilmeniz gerekiyor. Yüksekliğini bacak boyuna göre ayarlamalısınız. Ayağınız yere değmeli. Doğal oturuş şekli, ayağınız yere değdiğinde dizinizin 90 derece kıvrıldığı şekildir.
Masaya fazla eğilmeyin
Çalışanların farkında olmadan çok sık yaptıkları hatalardan biri, işlerinin yoğunluğuna kapılıp masaya doğru fazla eğilmeleri adeta klavyenin tuşlarına kapanmaları.Siz siz olun masayla aranızda mesafeyi koruyun. Öne doğru eğilmekten kaçının ve bunu hep aklınızda tutun.
Laptop’u dizinizin üstüne koymayın
Laptop kullananlar hep önlerine doğru bakıyorlar. Çoğu kişi dizlerinin üzerine koyup öyle çalışıyor. Oysa bu doğru bir duruş değil ve son derece riskli. Ekran karşımızda, göz seviyemizde durmalı. Bu,kafamızı dik tutup boynumuzun yorulmasını önlemek için gerekli. Sürekli önünüze bakarak çalışmayı adet haline getirirseniz boyun ve sırt ağrılarınız kaçınılmaz olur.
Ayakkabınızı doğru seçin
Sürekli masa başında çalışanların ayakkabı seçimine de çok dikkat etmeleri gerekli. Bu kişiler kısa dolaştıkları sürelerde bile farkında olmadan diz ve bel eklemlerini zorlamaktalar. Ayakkabı nedeni ile topuk kalkıyor, onu tolere etmek için de bel ve diz mecburen kırılıyor ve zorlanıyor. Ayakkabının üstten de yandan da parmakları sıkmaması şart. Ayak topuk içine oturacak, rahat olacak, üstte boşluk olacak ki parmaklar sıkışmasın, rahat hareket etsin. Yanda boşluklar da ayağın sıkışmasını engelliyor.
Dolaşın, merdiven inip çıkın
Masada ekran karşısında uzun süre oturmak, sadece boyun, bel ve sırt ağrılarına değil kan dolaşımı problemlerine de neden oluyor. Kanın, alt bölgelerden kalbe rahat dönebilmesi için bacak kaslarının çalışması gerekli. Aksi halde bacakta, bilekte ödem, varisler başlıyor hatta hemoroide yol açıyor. Bu nedenle su içmek, tuvalete gitmek bahanesiyle sık sık yerinizden kalkın, dolaşın, oturduğunuz yerde bacak bilek hareketleri ve kas germeleri şeklinde egzersizler yapın. En iyisi sık sık kalkıp dolaşmak.
Egzersizi ihmal etmeyin
Omurgayı düzgün pozisyonda tutmak için dik durulması, dik durmak için de boyun, sırt, göğüs ve bel kaslarının kuvvetli olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Türkmen “Gelişen teknoloji insanları ofislere mahkum etti. Oturarak kas gücümüzü korumamız mümkün değildir. Bunun için günlük egzersizleri hayatımıza sokmak, en az üç gün spor yapmak zorundayız” diyor.
Yüzmek ağrılara birebir
Bel, boyun ve sırt ağrılarıyla baş etmede yüzme en uygun spor. Prof. Dr. Metin Türkmen,“Haftada iki gün kendinize zaman ayırıp, yüzmelisiniz. Suyun psikolojik olarak rahatlatıcı etkisi yanında, yarattığı homojen direnç ortamı kaslarınıza da çok faydalıdır. Suyun içerisinde vücudunuzdaki tüm kaslarınız aynı basınçla karşılaşır ve su dışındaki sporlar ile aynı enerjiyi harcarken buna karşın daha az yorulmuş olursunuz” diyor.