Serpil Çevikcan

Serpil Çevikcan

scevikcan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Darbe ya da darbe girişim-lerine aşina olan Ankara’nın, en alt düzeyden en tepeye kadar zihin dünyasının sınırlarını zorlayan nitelikteki yeni versiyonunun ayrıntıları dudak uçuklatıyor.

Cumhurbaş-kanı Tayyip Erdoğan’ın, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın, kuvvet komutanlarının en yakınındaki isimlerin darbeci ekipte yer aldığı yolundaki haberler işin boyutunu ortaya koyuyor.

Bu çaptaki bir kalkışmanın önceden haber alınamaması üzerinden yapılan değerlendirmeler var.

Şimdilik kesin diyebileceğimiz bilgilerden biri 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece saat 03.00’te gerçekleşmesine karar verilen, ismi Harekât Yıldırım konulan darbe girişiminin sızma üzerine saat 21.00’e çekilmesi.

Haberin Devamı

Karargâhla üç görüşme

Darbe girişimi öncesinde Genelkurmay Başkanlığı karargâhı ile MİT Müsteşarlığı arasında üç kritik temas gerçekleşiyor.

Birincisi saat 16.00’da, ikincisi 16.30’da, üçüncüsü ise 17.45’te.

Güvenilir kaynaklardan edindiğim bilgiler, darbeci komutanlara saat 15.00’te gönderilen şifreli mesajın istihbaratının 1 saat içinde MİT tarafından alındığını gösteriyor.

Darbe girişimi günü MİT ile Genelkurmay arasında ilk temas 16.00’da gerçekleşiyor. MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar’ı telefonla arayarak kışlalarda bir gariplik olduğuna yönelik aldığı duyumları paylaşıyor.

İkinci temasın saati 16.30. Fidan’ın talimatıyla Genelkurmay karargâhına giden MİT Müsteşar Yardımcısı, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’le görüşüyor. Kışlalardaki hareketlilik bu kez yüz yüze değerlendiriyiyor. Genelkurmay karargâhının hareketlenmeye başladığı saatler, bu görüşmeye denk geliyor.

Üçüncü görüşme ise saat 17.45’te gerçekleşiyor. Hareketliliğin sürmesi üzerine MİT Müsteşarı Fidan, Genelkurmay karargâhına giderek, 2. Başkan Orgeneral Güler ve bazı üst düzey komutanların da yer aldığı bir ortamda Genelkurmay Başkanı Akar’la ellerindeki bilgileri paylaşıyor.

Emirleri ulaştırmadılar

Bu görüşmenin ardından hava, kara, deniz ve jandarma birliklerinin başta Ankara ve İstanbul olmak üzere komutanlarıyla temasa geçilmeye çalışılıyor. Ancak, bu aşamada karargâhtan temasları sağlayan emir subayı, özel kalem müdürü gibi isimlerin cuntanın içinde yer alması talimatların iletilmesi ve önlem alınmasını sekteye uğratıyor.

Haberin Devamı

Yine bu görüşmenin ardından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar tarafından, darbe girişiminin, Jandarma Genel Komutanlığı, Zırhlı Birlikler ve Akıncı Hava Üssü ile birlikte dört yönetim merkezinden biri olan Kara Havacılık Okulu’ndaki kalkışmanın kontrol altına alınması için Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak görevlendiriliyor.

Çolak, bu emri aldıktan üç saat sonra Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar ile birlikte, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar’ın emir subayı Yarbay Levent Türkkan tarafından Genelkurmay karargâhına davet edilerek, alıkonuluyor.

İşte bu süreç, darbe girişiminin öne çekilmesiyle sonuçlanıyor.

‘Tatbikat gibi görünüyor’

Başta da dikkat çektiğim gibi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başyaveri Ali Yazıcı ile Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanı Muhsin Kutsi Barış’ın da içinde yer aldığı belirtilen bir büyük organizasyondan söz ediyoruz.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı’nın Başyaveri Ali Yazıcı’nın darbe girişiminin başladığı, “Neler oluyor?” sorusunun sorulduğu dakikalarda, “Bir tatbikat gibi görünüyor” bilgisini verdiğini de öğrendim.

Marmaris’te bulunan Cumhurbaşkanı’nın yanından, “Antalya’ya gidiyorum” diyerek erken ayrılan Yazıcı’nın, F-16’ların Ankara semalarında uçmaya başlayacağı, İstanbul köprülerinin trafiğe kapanacağı dakikalarda Cumhurbaşkanlığı çevrelerini, gelen duyumlara karşı, “Tatbikat yapılıyor” diyerek yanılttığı belirtiliyor.

PDY listesi ve ÖKK’daki görüşme

“Darbe girişimi neden 15 Temmuz’da yapıldı?” sorusuna yanıt ararken aldığım bir başka önemli duyumu daha paylaşmak istiyorum.

Kulislere düşen bu iddia, darbe girişiminin zamanlaması konusunda net bir fikir verebilir.

Bu iddia, ağustos ayı başındaki Yüksek Askeri Şura toplantısı yaklaşırken MİT tarafından Genelkurmay’a, TSK’daki paralel yapılanmaya ilişkin çok detaylı bir listenin verildiği bilgisine dayanıyor.

Bu listenin verilmesinin ardından, geçtiğimiz hafta, Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda bir organizasyonda Genelkurmay Başkanı ile MİT Müsteşarı arasında baş başa bir görüşme gerçekleşiyor.

Bu sürecin, 3 ay sonra gerçekleştirilmesi planlanan darbe girişiminin öne çekilmesine yol açtığı belirtiliyor.