06.01.2013 - 19:55 | Son Güncellenme:
Haber: Önay Yılmaz
Karel bir anlamda yaşam öyküsünü yazdığı kitabında, 70’li yıllarda gayrımüslüm olması nedeniyle Türkiye’deki Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne teknisyen olarak alınmadığını ama yılmadığını, bu uğurda mücadeleye devam ettiğini söylüyor: “Tek isteğim başarılı olmaktı. Başarı, haksızlığa uğrayan insanın alabileceği en büyük intikamdır. 42 yıl sonra bunu başardım.”
Tarihe geçtiğini düşünüyor
Deprem bulutları her ne kadar yüzlerce sene önce Çinliler ve İtalyanlar tarafından gözlemişse de Karel, Hollandalı yer bilimci Prof. Dr.
J. L. van Genderen’in de yazdığı gibi, bu konunun bilim alanına girmesine öncülük eden bir Türk araştırmacı olarak tarihe geçtiğini düşünüyor.
Deprem çalışmalarına materyal toplamak için genç yaşlarda ve çok zor şartlar altında dünyayı dolaşan Karel, deprem araştırmalarının yanı sıra evrende yaşam konusunu da irdeliyor.
Karel’in kaleme aldığı kitap, depremlerin nasıl tahmin edileceğine dair bilgiler içermesinin yanı sıra, yazarın bulut teorisinin, NASA laboratuarlarında yapılan deneylerle nasıl ispat edildiğini de gün ışığına çıkarıyor.
Ayrıca kitapta, deprem tahmini konusunda dünyada yapılan son çalışmalar da yer alıyor. Deprem tahmini yapabilmek için nelerin gerektiği de ayrıntılı olarak veriliyor.