27.01.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
Bahar Atakan
AFAD Başkanı Dr. Fuat Oktay, Ocak 2016 itibarıyla 2,5 milyon “biyometrik kayıtlı” Suriyelinin Türkiye’de yaşadığını açıkladı. Sokakta yaşayan Suriyelilerle ilgili çarpıcı açıklama yapan Oktay, “2,5 milyon Suriyeli’nin 2 milyonunun sokakta dilenci” olduğu yönünde algıya dikkat çekerek, “sokaktaki çocuk ve kadınlara yardımın istismara” yol açacağını vurguladı.
252 kişiyle başladı
Oktay, yeni barınma kamplarını açıklamak istemediklerini belirterek, “’Şurada şu kampı yapıyoruz, burada bu kampı yapıyoruz’ şeklinde açıklamadık. Sebebi de kamp yapımı başladığı andan itibaren çok farklı bir iletişim aracı var buradaki Suriyeliler ve Suriye içerisindeki Suriyeliler arasında, biz onu gördük. Suriye’de yine yaklaşık 7,5-8 milyon potansiyel evinden edilmiş, yerinden edilmiş insan var. Yani bu, ülkesini terk edebilecek potansiyeldir aynı zamanda” dedi.
Meclis’te kurulan Mülteci Hakları Alt Komisyonu’na bilgi veren Dr. Fuat Oktay, Suriye’deki iç savaşın şiddetlenmesiyle 2011 Mayıs ayında 252 kişiyle başlayan göç dalgasının hızlanarak devam ettiğini kaydetti.
Nerelerde yaşıyorlar?
Oktay’ın verdiği bilgiye göre; Şanlıurfa’da 378 bin, Hatay’da 364 bin, İstanbul 357 bin, Gaziantep’te 325 bin, Adana’da 135 bin, İzmir’de 83 bin, Ankara’da 51 bin 428 Suriyeli yaşıyor. Suriyelilerin en çok tercih ettiği ilk 10 il arasında Adana, Mersin, Kilis, Mardin, Bursa ve İzmir bulunuyor. Oktay, özetle şunları kaydetti:
Risk oluşturan şeyler
8 MİLYON POTANSİYEL: Ülkesini terk edenlerin 2,5 milyonu ülkemizde. Şimdi diğerleri de yine diğer komşu ülkelerde geriye kalan da Ürdün, Lübnan, Irak ve Mısır olmak üzere ama en yoğun olan Türkiye. Bu ‘ilave’ dediğimiz geriye kalan 8 milyon bir potansiyeldir ve illa hepsi de ülkesini terk edecek anlamında değildir ama kendi evini terk etmiş durumdadır yani kendi ülkesi içerisinde kendisi yardıma muhtaçtır. Ciddi sıkıntı halinde terk edecek ilk potansiyeldir bunlar; çok ciddi bir risktir.
Türkiye’yi tehdit eden bölge, Türkiye için risk oluşturan şey var evet Halep, Hama, Humus civarı yani Azez’den başlayarak bir aşağıya doğru, güneye doğru bir şey çekerseniz o bölge ama diğer bölgelerden de zaten o bölgelere gelerek Türkiye’ye girmeye çalışan belirli bir kesim var, buna Irak dahildir.
‘Duyulmuyoruz’
UNİCEF’E ELEŞTİRİ: Uluslararası camiaya seslendik, sesleniyoruz, ne yazık ki yeteri kadar duyulduğumuzu ve uluslararası kuruluşların yeteri kadar ellerini taşın altına koyduklarına da inanmadığımızı ifade etmek istiyorum. Bunu kendilerini de çok açık şekilde ifade ediyoruz, UNICEF başta olmak üzere. UNICEF’in bize katkıları vardır.
33 prefabrik okul
Yaklaşık 33, bu sayı değişebiliyor, devam eden okulları da bazı bazı okulları da var ama 33 prefabrik okul yapımı yani her biri bin öğrencili kapasiteli dediğimizde toplamda 33 bin sadece prefabrik okul yapılıyor olması demek Birleşmiş Milletlerin çocuklardan sorumlu bir kurumu için bu konuda yardım ediyor ve üzerine düşen sorumluluğu yerine getiriyor anlamına gelmiyor.